Editor

Daha önce yapılan bir paylaşım üzerinden HTC imzalı “kompakt” bir Vive VR başlık modelinin yolda olduğu ortaya çıkmıştı.

Twitter’daki HTC Vive hesabı üzerinden geçtiğimiz aylarda aşağıdaki paylaşım geçilmiş, firma bununla üstü kapalı şekilde yeni bir başlığın müjdesini vermişti. Bu paylaşımdan ürünün sadece ufak boyutlu olacağı anlaşılmış, ardından model hakkında bir bilgi gündeme gelmemişti. Bugün çıkan bilgilere göreyse bu başlık yukarıdaki tasarıma sahip ve CES 2023 (Ocak ayının başında) kapsamında resmi olarak lanse edilecek. Hem VR hem de AR temellerini bir araya getirecek bilgisi verilen karma gerçeklik başlığı, firma yetkilisi tarafından yapılan açıklamaya göre özellikle hafif yapısıyla öne çıkıyor ve bu çok güzel duruyor.

Günümüzde halen birçok sanal gerçeklik başlığı oldukça büyük yapıda ve bu kullanıcılar tarafından fazlasıyla eleştiriliyor. Daha ufak bir başlık, eğer fiyatı da uygun olursa pazarda büyük oranda dikkat çekebilir. Verilen diğer bilgilere baktığımız zaman bağımsız olarak görev yapabileceği aktarılan HTC imzalı yeni başlık, ince gövdesine rağmen 2 saatlik bir kablosuz kullanım süresi getirecek ve dışında çok sayıda kamera taşıyacak.

Çok eksende hassas takip yapan kablosuz kontrolcüler ile karşımıza çıkacak model, takılırken bulunan ortama renkli olarak bakılmasına imkân tanıyacak ve istenirse PC’ye bağlanarak çok daha gelişmiş bir kullanıcı deneyimi de sunabilecek.

Go small or go home. pic.twitter.com/PUqqKn4V5E

— HTC VIVE (@htcvive) October 6, 2022

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

HTC bundan önce bir metaverse gösterimi ile ses getirmişti. Bu alanda HTC tarafı da çalışmalar yapıyor çünkü metaverse dünyasına giriş için şirketin ürettiği gibi sanal gerçeklik başlıklarına ihtiyaç bulunuyor. Peki metaverse evrenleri içinde bir gün nasıl geçecek? Burada kişiler neler yapacak? Bunun cevabı HTC’den gelen hemen aşağıdaki videoda gösterilmişti.

Bu videoda fiziksel, sanal ve dijital dünyaların nasıl bir araya getirileceği gösteriliyor. Birçok kişinin hoşuna gitmeyecek, birçok kişi içinse her şeyi değiştirecek bu yeni dönem, HTC tarafından “yeni gerçeklik” olarak nitelendiriliyor. Bu videoda geleceğe bir ön gösterim yaptıklarını belirten HTC, insanların birbirlerinden fiziksel olarak uzaklaşıp dijital olarak yakınlaşacakları yeni dönemi kendisi “VIVERSE” olarak isimlendiriyor.

HTC imzalı yeni başlık yanında bu da ilginizi çekebilir: Asus imzalı katlanabilir ekranlı ilk dizüstü modeli

Netflix yeni içerikleriyle ses getirmeyi sürdürüyor. Firma son dönemde özellikle Wednesday ile öne çıkmayı başarıyor.

Güncel 5 Aralık haftası verilerini yayınlayan Netflix, bu kapsamında şu önemli verileri karşımıza çıkardı: “Alkışlar artık Altın Küre adayı olan, kıvrak danslarla İngilizce Diziler listesinin zirvesine tırmanan ve Lady Gaga’yı bile kıpır kıpır oynatan Wednesday’e geliyor. Jenny Ortega’nın başrolde olduğu suç komedisi üçüncü haftasında toplamda 1,02 milyar saat izlenerek büyük bir başarıya imza attı ve ilk 28 günde 1 milyarlık izlenme saatini aşarak Stranger Things 4 ve Squid Game’in yanına adını yazdırdı.

Kültürel bir fenomene dönüşen dizi, En Popüler İngilizce Diziler listesinde de 2. sıraya tırmandı. Dizi yayınlanmaya başladığından bu yana 150 milyonu aşkın hanede izlendi (1,02 milyar saat izlenme bölü 6,8 saat). Büyük ilgi gören dizi 269,67 milyon saat izlenmeyle bu haftayı da ilk sırada kapattı ve 90 ülkede 1 numarayı kimseye bırakmadı.

Benzersiz ve derinlikli bir belgesel dizisi olan Harry ve Meghan‘ın 1. kısmı, yayınlandığı hafta 81,55 milyon saat izlenerek prömiyer haftasında en çok izlenme saati elde eden belgesel içeriği oldu. Oscar adayı yönetmen Liz Garbus imzalı dizi, 85 ülkede diziler arasında Top 10’a girdi ve Birleşik Krallık’ta 1. sırayı aldı. Sadece dört günün sonunda 28 milyonu aşkın hane ilk üç bölümü izledi (81,55 milyon saat izlenme bölü 2,9 saat). Belgesel dizisinin 2. kısmı bu Perşembe yayınlanacak.

Ateşböceği Yolu‘nun ikinci ve son sezonunun 1. kısmı izleyicilerde doyumsuz bir tat bıraktı. Aynı adlı romandan uyarlanan dizi 50,35 milyon saat izlendi. Hayranların yeniden izlediği 1. sezon da 20,94 milyon saatlik izlenmeyle listede kendine yer buldu. 1899 27,53 milyon saat izlendi. The Crown‘un 5. sezonu 18,9 milyon saat izlenerek listedeki yerini korudu. Too Hot to Handle‘ın 4. sezonu, 20,43 milyon saatlik izlenmeyle listeye ateşli bir giriş yaptı. Sunuculuğunu Megan Stalter ve Hari Kondabolu’nun üstlendiği yemek temalı reality dizisi Şeflerin Atıştırmalık Sınavı 13,87 milyon saat izlendi. Dead To Me 11,9 milyon saat izlenirken Manifest‘in 4. sezonu 10,54 milyon saatlik izlenmeyle listeyi kapatan yapım oldu.

Bu hafta hanesine 52,3 milyon saatlik bir izlenme daha ekleyen Esrarengiz Canavar toplamda 128,13 milyon saat izlenerek sekizinci sırada olduğu En Popüler İngilizce Olmayan Filmler listesinin zirvesine hızla yükseldi. Film ayrıca 93 ülkede Top 10’da kendine yer buldu. Listeye yeniden adını yazdıran filmler arasında 23,6 milyon saat izlenen İtalya yapımı aksiyon macera Benim Adım İntikam, 11,6 milyon saat izlenen Hong Kong yapımı distopik gerilim Yarının Savaşçıları, 11,6 milyon saat izlenen İspanyol draması Aksiyon Adamı ve 8,6 milyon saat izlenen Brezilya yapımı romantik komedi Tanrı’nın Lütfu yer alıyor. İspanya yapımı gizem filmi Çarpık Çizgiler (17,1 milyon saatlik izlenme), Polonya yapımı romantik komedi Noel’e Teslim (8,1 milyon saatlik izlenme) ve Arjantin yapımı romantik komedi Puan Aşkım (6,1 milyon saatlik izlenme) listeye yeni giren yapımlar oldu.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Emma Corrin ve Jack O’Connell’ın başrollerde olduğu Lady Chatterley’nin Sevgilisi 29,03 milyon saat izlenerek İngilizce Filmler listesinde 1. sırayı aldı. Klasik çocuk masalını çarpıcı bir şekilde ekranlara yeniden uyarlayan Guillermo del Toro sunar: Pinokyo, hayranları sıra dışı ve duygusal bir yolculuğa çıkararak 28,08 milyon saatlik izlenmeyle 2. sıraya yerleşti. Cimri Scrooge: Bir Yeni Yıl Şarkısı (13,05 milyon saatlik izlenme), Yüzücüler (11,72 milyon saatlik izlenme), Noel Günlüğü (11,58 milyon saatlik izlenme) ve Hayaller Diyarı (10,38 milyon saatlik izlenme) listede kendine yeniden yer bulan yapımlar oldu. 10,4 milyon saat izlenen Patron Bebek: Noel Sürprizi ailelere Noel coşkusu yaşattı.

Kolombiya yapımı dramalar The Unbroken Voice (26,88 milyon saatlik izlenme) ve Til Money Do Us Part (20,88 milyon saatlik izlenme) İngilizce Olmayan Diziler listesinin ilk iki sırasındaki yerlerini korudu. Kore yapımı drama Under the Queen’s Umbrella, İspanya yapımı gençlik draması Elite, Kore yapımı gerilim La Casa de Papel: Kore ve Japonya yapımı drama First Love hayranları eğlendirmeyi sürdürdü. İtalya yapımı romantik komedi I Hate Christmas, Türk yapımı drama Sıcak Kafa ve Kore yapımı anime Lookism listeye ilk kez giren yapımlar oldu.”

Netflix ve “Wednesday” başarısı yanında bu da ilginizi çekebilir: Franky Zapata’dan yeni hava aracı

İçerik pazarının en büyüğü olmayı sürdüren Netflix, önem verdiği “Open Connect” programı ile onuncu yılını kutluyor.

Netflix bu konuda detaylı olarak şunları aktardı: “Takvimler 2012’yi gösterirken Netflix olarak ilk orijinal dizimiz Lilyhammer’ı izleyicilerle buluşturmuş ve Birleşik Krallık, İrlanda, Danimarka, Finlandiya, Norveç ve İsveç’te faaliyete geçerek Avrupa’ya adım atmıştık. Yayın hayatımızın ilk günlerinde dahi, dünya genelinde 2,4 milyar internet kullanıcısının bulunduğu ve bu sayının hızla arttığı düşünüldüğünde internet üzerinden kaliteli eğlenceye kolay ve esnek bir şekilde erişimin çok yakında olağan hâle geleceği açık bir şekilde görünmekteydi.

Tüketicilerin artan talebini göz önüne alarak, uzun vadede tüm dünyayı eğlendirme vizyonumuzla uyumlu bir şekilde kendi küresel içerik teslimatı ağımıza yatırım yapmamız gerektiğinin farkındaydık. Open Connect programı işte bu şekilde ortaya çıktı. Dünya genelindeki internet servis sağlayıcılarıyla (İSS) iş birliği yaparak üyelerimize dünya üzerinde nerede oldukları veya içerikleri hangi cihazda izledikleri fark etmeksizin verimli bir şekilde kaliteli eğlence sunan bir altyapı geliştirdik.

Bu altyapı nasıl çalışıyor ve üyelerimiz açısından ne anlam taşıyor?

Bir üyemiz oynat tuşuna her bastığında ona mümkün olan en iyi izleme deneyimini yüksek çözünürlükte ve gecikme yaşanmadan sunmak isteriz. Üyelerimizin bulunduğu konumlara yakın sunucular kurarız. Böylece Netflix dizi ve filmleri dünyanın öbür ucundan değil, üyelerimize yakın bir konumdan yayınlanır. Günümüzde 175 ülkede 6000 farklı konumda 18.000 sunucumuz bulunuyor ve bu sayı gün geçtikçe artıyor. Bu yaygın altyapı, ağların üzerindeki yükü azaltarak dünya genelindeki operatörler için trafiği ve maliyeti en aza indiriyor. Bu da Red Notice ve Bridgerton gibi sevilen içerikleri üyelerimize sorunsuz bir şekilde sunmamıza olanak tanıyor.

Bu, İSS ortaklarımız için ne anlama geliyor?

Open Connect’in kuruluş amacı dünya genelindeki İSS ortaklarımızla iş birliği yapmaktır. Popüler içerikler için izleme talebinin yüksek olacağını beklediğimizde Open Connect, İSS’lerin tercihlerine dayalı olarak en verimli teslimat rotasını belirler ve dizi veya filmin önceden yerel sunucularda hazır bulunmasını sağlar. Böylelikle talep en üst düzeye çıktığında bile üyeler Squid Game ve Stranger Things gibi mutlaka izlenmesi gereken dizilere gönül rahatlığıyla erişebileceklerini ve dünya çapında büyük ilgi gören bu içerikler hakkındaki gerçek zamanlı sohbetlere katılabileceklerini bilirler.

Bu altyapı, İSS ortaklarımızın içerikleri daha uzak bir mesafeden aktarmak için ekstra ücretler ödemekten kurtulmasına yardımcı olur. Tahminlerimize göre program, tüketicilerin artan talebinin zamanla ek ağ altyapısı kurulmasına gerek kalmaksızın sürdürülebilir bir şekilde idare edilmesine olanak tanıyarak sadece 2021’de İSS’leri 1,25 milyar dolarlık bir harcama yapmaktan kurtardı. Ayrıca gelişmiş video sıkıştırma teknolojimiz sayesinde içerik teslimatı hızımız beş yıl önceye kıyasla yarı yarıya düştü ve ağlarımızdaki yük azaldı.

Sırada ne var?

Open Connect ile önümüzdeki on yıl boyunca yenilikler yapmayı sürdürmeyi amaçlarken iş ortaklarımıza teşekkürü bir borç biliyoruz. Dünyanın her yerinde insanları eğlendirmek için ortaklarımızla daha da yakın bir iş birliği içinde çalışmak için sabırsızlanıyoruz. Netflix olarak mutlaka izlenmesi gereken, hayranların bayılacağı dizi ve filmlere yatırım yapmayı sürdürüyoruz. Tüketicilerin talebini karşılayan ağ iyileştirmelerinin gerçekleşmesini ve internetin ücretsiz bir şekilde çevrimiçi içerik kullanımına açık kalmasını umuyor, böylece insanların dünyanın dört bir köşesinden harika hikâyelerin keyfini sürmeye devam edebilmesini diliyoruz.”

Netflix “Open Connect” programı yanında bu da ilginizi çekebilir: Hızlı yürümeniz için tasarlanan ilginç ürün: Moonwalkers